Dilruba Anaokulu'nda her çocuk kendidir. Benlik algısını geliştirirken, diğer çocuklarla olan farklılıkların kabulünü yaşar, aynı zamanda onun benzerliklerini bulur.
İşbirliğini, paylaşmayı, hayata ve kendine güvenmeyi öğrenir. Hayatla ilgili bu önemli deneyimleri, oyun ve etkinlikler sayesinde öğrendikleriyle harmanlayarak kendi kendini büyütür. Bilgiyi ezbere dayalı olarak değil; araştırarak, sorgulayarak, yaparak ve yaşayarak edinirler.
Özdisiplini ve benlik saygısı gelişmiş, toplumda birey olarak yer aldığının farkında olan, paylaşımcı, kendini ifade edebilen, sorumluluk sahibi, gelenek ve göreneklerimize karşı duyarlı, doğayı koruyan bireyler olmak üzere eğitim alırlar.
Çocuğun en kısa zamanda ve güvenli bir şekilde okuluna ve evine ulaşması esastır. Emniyet kemerli ve hostesli servis aracımız okul tarafından sürekli denetlenir.
Sabah kahvaltısı, öğle yemeği ve ikindi kahvaltısı verilir. Yemek listesi dengeli beslenme esaslarına uygun olarak aylık hazırlanır ve aileye sunulur. Gıda seçiminde ürünlerin tazeliğine ve güvenilir marka olmasına özen gösterilir. Öğünler, hijyenik mutfağımızda günlük olarak hazırlanır.
Çocuklarımızın tüm gelişim alanlarını (psikomotor, bilişsel, sosyal, duygusal,dil ve özbakım) destekleyecek uygun eğitim programı ve kendilerini rahat ifade edebilecekleri eğitim ortamı hazırlanır. Eğitim etkinlikleri çocukların yaşları, gelişim özellikleri, bireysel farklılıkları ve ilgi alanları dikkate alınarak düzenlenir
Eğitim programımız; Yeteneklerini geliştirme, paylaşma, problem çözme, yardımlaşma; sorumluluk alma, hakkını savunma, başkalarının haklarına saygı gösterme, dayanışma duygularını geliştirecek şekilde düzenlenir.
Yaparak-yaşayarak öğrenme, soru-cevap, gösterim, uygulama, inceleme, neden-sonuç ilişkileri kurma metodları uygulanır.
Her çocuk, en az bir yetişkine duyulan saygı kadar saygı görmeyi hak eder. Bütün duyguları ile, hissettikleri ile, olduğu gibi kabullenilmeyi bekler. Bir korkusundan dolayı küçük düşürülmek, bir heyecanını yaşadığı için azarlanmak, merak ettiklerinden dolayı hafife alınmak, karakter gelişimine inen darbelerden ibarettir. Okulumuzda uyguladığımız eğitim ile hedefimiz, çocuklarımızın karakter gelişimi için uygun bir zemin hazırlayarak, güven içinde kendilerini ortaya koymalarına, içlerinden geleni sergilemelerine yardımcı olmaktır.
“DİLRUBA ANAOKULU” eğitim açısından çağdaş ve ilerici bir yaklaşım hedefleyerek, yaşamda bilinmesi gereken her şeyin öğrenilebileceği, eğitimde çocuğu ve bir bütün olarak çocuğun gelişimini merkez alan bir yöntem olan “Montessori Eğitim Sistemini” temel almıştır.
Bu sistemde çocukların en önemli becerinin kendi kapasite ve yeteneklerini geliştirmek olduğunu kavramaları hedeflenir. Bu amaçla gelişimlerine yönelik çok sayıda araç gerecin bulunduğu; zihinsel, fiziksel, sosyal ve ruhsal olarak gelişebilecekleri; dikkatli biçimde düzenlenmiş bir çevrede özgürlükleri ve yaratıcılıkları desteklenir.
Maria Montessori’nin de vurguladığı gibi, çocukların kendi öğrenme becerileri ile edindikleri, bizim öğrettiklerimizden çok daha fazladır. Bu yüzden bir şeyleri “öğretmeye” çalışmaktansa, çocuklarımızın “kendilerinin öğrenmesi” için ortam hazırlamayı tercih ediyoruz….
Her çocuk, en az bir yetişkine duyulan saygı kadar saygı görmeyi hak eder. Bütün duyguları ile, hissettikleri ile, olduğu gibi kabullenilmeyi bekler. Bir korkusundan dolayı küçük düşürülmek, bir heyecanını yaşadığı için azarlanmak, merak ettiklerinden dolayı hafife alınmak, karakter gelişimine inen darbelerden ibarettir. Okulumuzda uyguladığımız eğitim ile hedefimiz, çocuklarımızın karakter gelişimi için uygun bir zemin hazırlayarak, güven içinde kendilerini ortaya koymalarına, içlerinden geleni sergilemelerine yardımcı olmaktır.
“DİLRUBA ANAOKULU” eğitim açısından çağdaş ve ilerici bir yaklaşım hedefleyerek, yaşamda bilinmesi gereken her şeyin öğrenilebileceği, eğitimde çocuğu ve bir bütün olarak çocuğun gelişimini merkez alan bir yöntem olan “Montessori Eğitim Sistemini” temel almıştır.
Bu sistemde çocukların en önemli becerinin kendi kapasite ve yeteneklerini geliştirmek olduğunu kavramaları hedeflenir. Bu amaçla gelişimlerine yönelik çok sayıda araç gerecin bulunduğu; zihinsel, fiziksel, sosyal ve ruhsal olarak gelişebilecekleri; dikkatli biçimde düzenlenmiş bir çevrede özgürlükleri ve yaratıcılıkları desteklenir.
Maria Montessori’nin de vurguladığı gibi, çocukların kendi öğrenme becerileri ile edindikleri, bizim öğrettiklerimizden çok daha fazladır. Bu yüzden bir şeyleri “öğretmeye” çalışmaktansa, çocuklarımızın “kendilerinin öğrenmesi” için ortam hazırlamayı tercih ediyoruz….
YORUMLARINIZI BEKLIYORUZ
İncelediğiniz okul hakkında herhangi bir görüşünüz varsa, lütfen paylaşınız... Yorumunuz diğer veliler için değerlidir.